KAHRAMANMARAŞ İLİ’NİN ÇEVRE SORUNLARI AÇISINDAN GENEL GÖRÜNÜMÜ Sırtını Ahır Dağı’na dayamış, ellerini bereketli Maraş Ovası’na uzatmış, bağrında Maraş’ın yiğit insanını yetiştirmiş ve yüzünü İslâm’ın Kutsal Mekanlarına çevirmiş Şirin Kent Maraş’ımızın güzellikleri saymakla bitmez. Tarihte “arslanlar şehri” olarak adlandırılan Maraş’ımızın geçmişi Hititlere kadar uzanmakta, Romalılar, Bizanslılar’ın yönetiminden sonra bu topraklar Hz. Ömer zamanında İslâm Devleti’ne katılmıştır. 14. yüzyılda Dulkadir Beyliği 200 yıl kadar Maraş ve çevresine hakim olmuştur. Bu beyliğin hakimiyetinden sonra, Yavuz Sultan Selim zamanında Osmanlı Devletine bağlanmıştır. Maraş tarihindeki altın sayfalardan birini 1. Cihan Harbinden sonra yazdırmış ve “Kahramanlık” unvanına hak kazanmıştır. Birinci Cihan Harbinden sonra Osmanlı Devletini parçalamak için iştahlanan Batılı Zorba Devletler, Yurdumuzun çeşitli yerlerini işgal etmişler, bu işgaller sırasında, Fransızlar güzel Maraş’ımızı Ermenilerle birlikte talan etmeye, yakıp yıkmaya çalışmış, ancak, bunda muvaffak olamamış, Sütçü İmam’ın ateşlediği bağımsızlık ve kurtuluş kıvılcımı ile düşmanlarını, el ve gönül birliğiyle yenmeyi başarmış ve Kahraman olarak anılmaya başlanmıştır.
Şirin Maraş’ımız hakkında kısaca bilgi verdikten sonra, konumuzu (yani Kahramanmaraş İli ve Çevre Sorunlarını) siz değerli Kentmaraş sitesi ziyaretçilerine sunalım. Önce Kahramanmaraş’ın çevre zenginliklerine göz atalım. KAHRAMANMARAŞ’IN ÇEVRE ZENGİNLİKLERİKahramanmaraş İli Çevre değerleri açısından oldukça zengindir. İlimizin topraklarının büyük kısmı Akdeniz bölgesinde yer almasına rağmen, kuzey kesiminde Doğu Anadolu Bölgesi, güneyinde ise Güneydoğu Anadolu Bölgesi iklim ve coğrafya şartları geçerlidir. Üç bölgenin özelliklerini taşıması çevre açısından oldukça güzellikler ve zengin değerler sağlamaktadır. Kahramanmaraş’ın doğal zenginlikleri olarak bir çırpıda, ormancılık, akarsular, yeraltı suları, tarım potansiyelini sayabiliriz. Bu potansiyeli heba etmeden yararlı ekonomik faaliyetlere çevirmek, sanayileşmek, ancak, tüm bunların yanında çevreyi geliştirmek, korumak ve çevre kirliliğini önlemek her Maraşlı’nın hedefi olmalı, bu amaç doğrultusunda çalışılmalıdır. Amaç, bu olumlu özelliklerine karşın, Kahramanmaraş’ımızın çevre değerlerini bozan, güzelim havasını, suyunu bozan, kentin sükunetini ortadan kaldıran ve şehri çirkinleştiren bazı faaliyetler yok değil. Kahramanmaraş’ın ekonomik yapısının gelişmesi, özellikle sanayi sektörünün atılım yapmasının bazı çevre değerleri üzerinde tesir yapması normal görülmeli, ancak çevre konusunda gereken tedbirler gecikmeksizin alınmalıdır. Zira, iş işten geçtiğinde, ya eski çevre değerlerine, temiz hava, bol suya, sakin ortama tekrar kavuşmak mümkün olmayacak, ya da bu değerleri elde etmek için büyük parasal kaynaklar ve çabalar gerecektir. Bu nedenle, çevre konusunda gerekli çalışmalar ihmal edilmemelidir. KAHRAMANMARAŞ’IN ÇEVRE SORUNLARI
İl Merkezi başta olmak üzere, İlimiz dahilinde çeşitli çevre sorunları yaşanmaktadır. Bunları aşağıda görmeden önce, Çevre Bakanlığının yayınlamış olduğu, “Çevreyi Öncelikle Etkileyen Bazı Sanayiler ve Temel Sektör Faaliyetleri” kitabındaki bilgilere göre, İlimizin genel durumunu ele alalım: Bu kitaptaki listeye göre, Kahramanmaraş İl genelinde, çevreyi öncelikle etkileyen 10 adet sanayi tesisi bulunmaktadır. Bu tesisleri sıralayacak olursak; 1 adet Kağıt-Karton Fabrikası, 1 adet termik santral, 1 adet şeker fabrikası ve 7 adet mezbaha. Bu tesislere ilave etmek gerekecektir. Zira, Kahramanmaraş’taki Tekstil Endüstrisi, yalnızca ipliği ve ham pamuğun işlenmesine dayalı olmaktan çıkıp tekstil boya endüstrisi de gelişmektedir. Bu da önemli kirlilik çeşididir.1 - Hava Kirliliği: İlimizin birinci öncelikli çevre sorununun şehir merkezindeki, özellikle kış aylarında görülen yoğun hava kirliliği olduğunu söyleyebiliriz. Gerçekten de, kış aylarında, sabah vakitlerinde şehrin üzerine çöken kesif sis ile birlikte atmosferdeki kirliliği (Kükürtdioksit SO2, askıdaki katı maddeyi PM) gözlemek mümkündür. Zaten, hava kirliliği konusunda yayınlanan Bakanlık (Çevre Bakanlığı, Enerji Bakanlığı) genelgelerinde Kahramanmaraş’ın hava kirliliğinde birinci öncelikli iller arasında yeraldığı görülmektedir. (Ancak, son yıllarda kömür denetimlerinin yaygınlaşması ve ithal kömür kullanımının artmasıyla Kahramanmaraş İl Merkezi ve genelinde hava kirliliğine yol açan SO2 ve PM’nin düştüğü söylenebilir.) Son yıllarda kirliliğin artmasında, İl’deki sanayi faaliyetlerinin gelişmesi kadar, kentin yerleşik konumunun da etkili olduğu açıktır. Zira, İl Merkezi Ahır Dağının eteklerinde kurulu olup hava akımı bakımından da kuzey kısmının kapalı olması, şehrin rüzgara açık yerlerinde de plansız bir biçimde bazı binaların yapılmış olması, bu binaların arasında hava akımını sağlayacak aralıkların olmaması hava kirliliğini artırıcı etkendir. Ayrıca, İl’de hava kirliliğine yol açan bir başka etken de, konutların ısıtılmasından (yakma sistemi ve yakıtlardan) ve motorlu taşıt trafiğinden kaynaklanmaktadır. Bu konuda da, ciddi denetim uygulanıp egzoz gazı ölçümlerinin yapılması gerekir. 2 - Gürültü Kirliliği: Bu kirlilik kapsamında, şehir merkezinde egzozundan oldukça fazla ses çıkararak trafikte seyreden sepetli motosikletleri ve denetimsiz olarak sokak ortalarında yapılan düğün, nişan töreni gibi eğlenceleri, sokak aralarında satış yapan seyyar satıcıları sayabiliriz. Gürültü kirliliğini azaltmak üzere, şehrin ana arterlerine sepetli motorsikletlerin girmesi yasaklandığında bu sorunun bir nebze çözüme kavuşacağı söylenebilir. 3 - Su Kirliliği: Su kirliliği bakımından da, sanayi atıklarına muhatap olan Erkenez Çayı ve Aksu Irmağı hergeçen gün kirlenmektedir. Öte yandan yüzeysel su kaynakları (Sır, Menzelet, Kartalkaya, Ayvalı, Barajları gibi) bakımından oldukça zengin olan, hatta bu kaynakların bazılarının (Kartalkaya Barajı gibi)şehir içme suyu olarak da kullanıldığı dikkate alınarak, bu değerlerin şehir kanalizasyon atıklarına, sanayi atıklarına maruz bırakılmaması gerekir. 4 - Tarım Topraklarının Azalması: Şehir merkezinde önemli bir kirlilik türü de, 1. sınıf tarım topraklarının sanayiye açılmasıdır. Bu konuda ciddi tedbir alınarak şehir sanayisinin çorak araziye kaydırılması icap eder. 5 - İl ve İlçe Merkezlerinde Yeşil Alanların Az Olması: İl genelinde yeşil-ormanlık alanların miktarının iyi düzeyde olmasında karşın, il ve ilçe merkezlerinde yoğun ve dinlendirici yeşil alanları, parkları ve bahçeleri görmek mümkün olamamaktadır. Örneğin, Kahramanmaraş şehir merkezinde park ve bahçe sayısının istenen ve özlenen düzeyde olmadığı söylenebilir. Bu durum Kahramanmaraş İline bağlı ilçe merkezlerinin birçoğu için de geçerlidir. 6 – Katı Atıklar:İl genelinde katı atıkların depolanması ve düzenli çöp alanların oluşturulması noktasında büyük sorunlar yaşanmaktadır. Bu kapsamda, Kahramanmaraş Şehir Merkezi’nin çöplerinin Erkenez Çayı civarına düzensiz olarak döküldüğü, Pazarcık İlçe Merkezi’nin çöplerinin ise Malatya yolu üzerinde ağaçlık alana döküldüğü belirtilebilir. Bu tür depolama şekli vahşi depolama olarak adlandırılmakta olup bu soruna acil çözüm bulunması gerekir. 7 – Anız Yangınları:Ülkemizin birçok ilinde sorun olarak varlığını özellikle hasat mevsiminde hissettiren bu sorun, biyoçeşitliliğin tahribine ve tarım toprağının özelliğinin bozulmasına neden olmaktadır. Buna rağmen, Kahramanmaraş İli’nde, özellikle Temmuz-Ağustos döneminde anız yangınları görülmektedir. Bu sorunun giderilmesi için çiftçilerin eğitilmesi ve biçerdöverlerin ekin sapını köke oldukça en yakın yerden biçmesini sağlayan ekipmanların geliştirilmesi gerekir. 8 – Başka Çevre Sorunları:Bunların dışında caddelere gelişigüzel atılan çöpleri, bilinçsiz vatandaşların yollara tiksindirici bir biçimde tükürmeleri çevre sorunu olarak belirtilebilir.
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ 1 – Kararlı ve gecikmeksizin yapılan denetimler: Hem Valilik ve hem de Belediye Yönetimleri çevre konusuna özel önem vererek denetim yapmalıdır. 2 – Şehir merkezlerinin atıksu arıtma tesislerine kavuşturulması: Bilindiği kadarıyla Kahramanmaraş merkez ilçe başta olmak üzere kanalizasyon atıkları doğrudan doğruya alıcı ortama verilmekte, herhangi bir arıtma işlemine tabi tutulmamaktadır. Bu durumda, akarsu ve çayların kirlenmesi gündeme gelmektedir. Bunun için, özellikle İller Bankası kaynakları ve Çevre ve Orman Bakanlığının teknik desteği sağlanarak su kirliliği bakımından kurulması gereken altyapı tesisleri biran önce kurulmalıdır. 3 – Ağaçlandırma çalışmaları: Şehir etrafında yeşil kuşak oluşturulmalıdır. Böylece, huzurlu ve sakin ortam sağlanmalıdır. Bu konuda özellikle Belediyelere ve vatandaşlara büyük görev düşmektedir. 4 – Halkın bilinçlendirilmesi için eğitim ve yayın faaliyetleri: Çevre konusunda halkın bilinçlendirilmesinin önemi büyüktür. Bu nedenle eğitim ve yayın faaliyetlerine ağırlık verilmelidir. Bu hususta da halkla birebir diyalogları olan belediye yönetimlerine büyük görevler düşmektedir. SONUÇ:Kahramanmaraş’ın çevre değerlerinin bozulmaması, zengin çevre varlıklarının hergün artması dileğimizdir. Bunun için herkese görev düşmektedir. Zira, çevre konusu herkesi ve her vatandaşı ilgilendirmektedir. Yaşamı derinden etkilemektedir. Bunun için hem Kamu’nun hem de özel sektörün duyarlı olup, konuya bilinçli yaklaşması gerekir.
Ahmet SANDAL |